Türkiye Füzelerine Hız Kazandırıyor: İlk Yerli Ramjet Motorlu Füzeleri

Times of Defence Yazarı – Mehmet USLU – 09 Aralık 2025
Yerli ve millilik oranlarının gün geçtikçe artış gösterdiği Türk Savunma Sanayii’nde savaşan çelik kanatlar (savaş uçakları) ve farklı platformlarda kullanılmak adına hava – hava ve hava – kara olmak üzere farklı ebatlarda ve klasmanlarda füzeler üretilmektedir. Gelişen teknolojik hamlelerle üretilen ürünlerin daha hızlı, daha akıllı ve tahrip gücü daha yüksek olması üzerine çalışmalara odaklanılmıştır. Bu gayeden yola çıkılarak Türkiye rakipleriyle aradaki farkı kapatabilmek ve daha ileriye geçebilmek adına savaş uçaklarının daha uzun menzillerden düşmanlarını etkisiz hale getireceği yeni füzeleri üzerine çalışmalarına başlamış bu çalışmalar meyvesini vermiştir: GÖKBORA ve GÖKHAN. Bu füzeleri diğer füzelerden ayıran en temel özelliklerinden biri Ramjet motorudur. DeltaV Uzay Teknolojileri tarafından geliştirilen yerli ve özgün Ramjet motoru geliştirmiştir. Bu motor ile daha uzun menzillere ve etki alanına sahip olunmakta, hedefe daha hızlı ulaşıp imhasını gerçekleştirmektedir.
Ramjet motoru, hareketli parça (kompresör veya türbin gibi) kullanmayan bir jet motoru türüdür. Bu basit ve hafif yapısı, onu yüksek hızlı uygulamalar, özellikle füzeler için ideal hale getirir.

Çalışma Prensibi: Ramjet, turbojet veya turbofan motorlarının aksine, hava akışını sıkıştırmak için mekanik bir kompresör yerine hava hızının (ram etkisi) yarattığı aerodinamik sıkıştırmayı kullanır.
Motorun çalışabilmesi için öncelikle ses üstü (süpersonik) hıza ulaşması gerekir (Mach > 1). Bu ilk hız genellikle bir katı yakıtlı roket motoru (SRB) gibi harici bir sistemle sağlanır.
Yüksek hızda motorun ön kısmındaki hava girişi (alık), gelen havayı yavaşlatarak yanma odasında basıncını artırır. Ancak yanmanın istikrarlı bir şekilde gerçekleşmesi için hava akışının yanma odasına girmeden önce genellikle ses altı hıza düşürülmesi zorunludur.
Sıkışan havanın üzerine yakıt püskürtülür ve ateşlenir. Yanma sonucu oluşan yüksek basınçlı ve hızlı gazlar, nozülden dışarı atılarak sürekli itki (sürat kaybı olmadan uzun menzil) sağlar.
Avantajları: Sürekli itki sağlaması sayesinde, standart roket motorlu füzelerin aksine son ana kadar hızını ve manevra kabiliyetini korur. Bu, füzeye “kaçış olmayan bölge” (No-Escape Zone) açısından büyük üstünlük kazandırır.
Hız Sınırı: Ramjetler, genellikle Mach 5 hızına kadar verimli çalışır. Daha yüksek, hipersonik hızlar (Mach 5+) için ise hava akışının ses üstü hızda yandığı Scramjet (Supersonic Combustion Ramjet) motorlarına ihtiyaç duyulur.
Türkiye’deki İlk Ramjet Testi ve Katkıları
Delta V Uzay Teknolojileri tarafından geliştirilen yerli ve özgün Ramjet motorunun Sinop Test Merkezi’nde havada başarıyla ateşlenmesi, Türkiye için çok boyutlu katkılar sunmaktadır:

Teknolojik Bağımsızlık: Kritik bir itki sistemi teknolojisine ulusal imkânlarla erişim sağlanması, Türkiye’nin savunma sanayiinde tam bağımsızlık vizyonunu destekler. Bu teknoloji, yurt dışı tedarik zincirlerinden ve kısıtlamalarından bağımsız, özgür tasarım ve üretim kabiliyeti demektir.
Stratejik Caydırıcılık: Ramjet itkili füzeler, konvansiyonel füzelerden daha uzun menzile ve daha yüksek son hıza sahip olduğu için stratejik bir caydırıcılık unsuru oluşturacaktır. Komşu ülkelerin benzer kabiliyetlere yönelik adımlarına karşı önemli bir dengeleyici cevap niteliğindedir (Yunanistan’ın Fransa’dan aldığı Rafael savaş uçaklarında kullanılan Meteor hava – hava füzelerine karşılık).
Hipersonik Teknolojilere Geçiş: Ramjet motoru geliştirme sürecinde edinilen bilgi birikimi, bir sonraki aşama olan Scramjet ve dolayısıyla hipersonik füze teknolojilerine geçiş için anahtar rol oynayacaktır. Sinop’ta gerçekleştirilen testlerde Delta V Ramjet motorlu füzenin 10+ Mach hızlara ulaştığı düşünülmektedir. Bu da bu füzenin Ramjeti aşarak Scramjet kategorisine girdiğidir. Bu denli güçlü motorlar üretilmesi Türkiye’yi çok hızlı ve yok edici ürünler üretmesini sağlayacaktır.
💥 GÖKBORA ve GÖKHAN Füzeleri: Özellikleri ve Katkıları
Türkiye, Ramjet motor kabiliyetini GÖKBORA ve GÖKHAN gibi yeni nesil Görüş Ötesi Hava-Hava Füzelerinde (BVR) kullanmayı hedeflemektedir.

|
Özellik |
GÖKBORA (ROKETSAN) |
GÖKHAN (TÜBİTAK SAGE) |
| Motor Tipi | Katı Yakıtlı Ramjet | Sıvı Yakıtlı Ramjet |
| Menzil (Tahmini) | 100+ deniz mili (185+ km) | 200+ km |
| Hız (Tahmini) | Mach 4+ | Mach 4+ |
| Güdüm Sistemi | Ataletsel Navigasyon (INS) + Veri Bağı + AESA Arayıcı Başlık | Ataletsel Navigasyon (INS) + Veri Bağı + Aktif Radar Arayıcı Başlık |
| Platfomlar | KAAN, KIZILELMA (İç Silah İstasyonu uyumlu) | KAAN, KIZILELMA ve diğer platformlar |
Ramjet motorlu yerli ve milli hava – hava füzelerimiz, menzil ve hız kaybı yaşamadan yüksek kinetik enerjiyi hedef üzerinde sürdürerek, düşman uçakları için kaçışı imkânsız hale getiren bir bölge oluşturur. Hem insanlı savaş uçağı KAAN hem de insansız savaş uçağı KIZILELMA’nın stealth (hayalet) özelliğini korumak amacıyla füze iç silah istasyonlarından fırlatılmaya uygun olarak tasarlanması, Türkiye’nin 5. nesil ve insansız savaş uçağı konseptlerine tam uyum sağlamaktadır. Füzelerde kullanılan AESA arayıcı başlıklar ve entegre çalışacak olan MURAD AESA radarı ile birleşimi, Türkiye’nin hava muharebesindeki tüm sensör ve silah sistemlerinin tamamen milli ve birbiriyle uyumlu olmasını sağlamaktadır. Bu füzeler ve Ramjet teknolojisi, Türkiye’nin seyir ve balistik füze çözümlerine de taşınarak menzil ve vurucu güç açısından yeni seviyelere ulaşmasının yolunu açarken hâlihazırda kullanmış olduğumuz savaş uçaklarımızda, KAAN milli muharip uçağımızda ve silahlı insansız savaş uçakları ve dronlarımızda kullanılarak gök vatanımızda tam hâkimiyet sağlamak adına Türkiye’nin elini güçlendirecektir.





