Türkiye’nin Yüksek Teknolojili Radar ve Elektronik Harp Sistemleri: AESA, KORAL ve ALP-500G’nin Stratejik Etkisi

Times of Defence Yazarı Mehmet USLU – 22 Eylül 2025

Elektromanyetik Harpte Üstünlük Mücadelesi

Modern savaş sahası, yalnızca kinetik unsurlarla değil, elektromanyetik spektrumda sağlanan üstünlükle şekillenmektedir. Türkiye, ASELSAN öncülüğünde geliştirdiği radar ve elektronik harp sistemleriyle bu alanda bölgesel ve küresel düzeyde rekabetçi bir konuma ulaşmıştır. AESA Burun Radarı, KORAL EH Sistemi ve ALP-500G erken ihbar radarı, bu teknolojik dönüşümün somut örnekleridir.

Sistem özellikleri:

KORAL EH Sistemi

Teknolojik Mimari

AESA Burun Radarı ve ALP-500G, aktif faz dizinli radar (AESA) mimarisine sahiptir. Bu yapı, fiziksel hareket olmaksızın ışın yönlendirme ve çoklu hüzme oluşturma kabiliyeti sağlar.
KORAL, elektronik taarruz için faz dizili anten teknolojisini kullanarak elektromanyetik spektrumda aktif müdahale gerçekleştirir.

Hedef Tespit ve Müdahale

AESA Radarı, çoklu hedef takibi ve yapay zekâ destekli sınıflandırma ile hava platformlarına taktik üstünlük kazandıracaktır.
KORAL, düşman radarlarını karıştırarak hava savunma sistemlerini etkisiz hale getirir; özellikle SEAD görevlerinde kritik rol alacak.
ALP-500G, düşük radar kesit alanına sahip hedefleri yüzlerce kilometreden tespit edebilir; balistik füze savunmasında veri füzyonu ve iz devretme yetenekleriyle öne çıkmakta.

AESA Radarı

Elektronik Koruma ve Dayanıklılık

AESA Radarı, ECM karşı önlemleriyle elektronik karıştırmaya karşı yüksek direnç gösterir.
KORAL, adaptif çalışma yapısıyla farklı frekanslarda karıştırma yapabilmekte.
ALP-500G, anti-radyasyon füzelerine karşı erken tespit ve karşı önlem üretme kabiliyetine sahiptir.

Savaş Sahasında Etkileri ve Taktik Üstünlük

AESA Burun Radarı, F-16 ÖZGÜR, KAAN ve İHA platformlarında kullanılarak hava sahasında görünmezlik, çoklu hedef angajmanı ve yüksek hassasiyetli güdüm sağlar. Bu, hava platformlarını 5. nesil seviyeye taşımaktadır.
KORAL, düşman radarlarını devre dışı bırakarak hava operasyonlarının güvenliğini artırır. Özellikle elektronik baskı görevlerinde (SEAD) dost kuvvetlere koruma sağlar.
ALP-500G, erken ihbar yeteneğiyle hava savunma sistemlerine zaman kazandırır. Balistik füze tehdidine karşı kritik bir erken uyarı katmanı oluşturur.

ALP-500G’nin uzun menzilli tespiti, AESA burun radarlarının hedef sınıflandırma ve iz hassasiyeti ile, KORAL’ın elektronik taarruzu/frenleme kabiliyeti entegre edildiğinde saha düzeyinde üç katmanlı bir algılama-karıştırma-etkinleştirme zinciri oluşur. Bu birleşim; düşman platformlarını daha erken ve güvenilir tespit ederek komuta-kontrol süreçlerine zaman kazandırır, AESA vasıtasıyla doğrulanmış hedef bilgisi ile dost silah sistemlerinin nişangâh hassasiyetini artırır ve KORAL ile eşzamanlı elektronik baskı uygulanarak düşman radar/AD sistemlerinin reaksiyon kabiliyetini zayıflatır. Neticede bu entegrasyon, SEAD/DEAD görevlerinde saldırı şansını yükseltir, dost hava operasyonlarının hayatta kalma oranını artırır ve bölgesel hava hâkimiyetini hızlıca dönüştürebilecek taktik avantajlar sunar.

ALP 500-G Radarı

Stratejik Caydırıcılık

Bu üç sistem birlikte kullanıldığında Türkiye’nin hava sahası gözetimi, elektronik müdahale ve tehdit tespiti kabiliyetleri entegre bir yapıya kavuşur. Bu entegrasyon, hem savunma hem de taarruz operasyonlarında Türkiye’nin caydırıcılığını artırmaktadır.

İhracat ve Diplomatik Etki

AESA ve ALP radarları, NATO uyumlu yapıları ve yüksek teknoloji seviyeleriyle uluslararası pazarda rekabetçidir. KORAL gibi sahada test edilmiş sistemler, Avrupa ülkelerinin kara tabanlı EH ihtiyaçları için cazip çözümler sunmakta ve yeni planlanan SAFE savunma fonuna dahil olması dahilinde ihracatta Türkiye’ye büyük oranda kazanç sağlaması hedeflenmektedir.

Sonuç

Türkiye’nin savunma teknolojisinde geldiği nokta, yalnızca donanım üretimi değil, aynı zamanda konsept geliştirme ve operasyonel entegrasyon yeteneğini de içermektedir. AESA Burun Radarı, KORAL ve ALP-500G sistemleri, elektromanyetik spektrumda üstünlük sağlayarak modern savaşın görünmeyen cephesinde Türkiye’yi güçlü bir aktör haline getirmektedir. Uzun menzilli tespit, müdahale, karıştırma ve imha etme özelliklerine sahip elektromanyetik harp sistemleri sayesinde günümüz konjonktüründe ve jeopolitikte gerçekleşen durumlar neticesinde üstün sistemleriyle Türkiye bölgesel hakimiyetini ve kontrolünü artırmaya devam etmektedir. Olası savaş senaryolarında taarruz öncesi veya savunma muharebesinde düşman unsurların sistemlerinin karıştırılması, imha edilmesi sayesinde etkili saldırı/savunma sağlanarak düşman unsurlar karşısında etkinlik sağlanacaktır.