Türk savunma sanayisinin yıldızı HİSAR A 150, alçak irtifa hava ve füze savunmasında yeni bir çağ başlatıyor. Tam otonom görev yeteneği, çoklu angajman kabiliyeti ve modüler yapısıyla dikkat çeken bu sistem, sabit ve hareketli hedefleri eş zamanlı olarak koruyor. Peki, HİSAR A 150’yi bu kadar özel kılan özellikler neler?
Times Of Defence Yazarı Öğr. Gör. Ömer Memoğlu, HİSAR A 150 Tam Otonom Alçak İrtifa Hava ve Füze Savunma Sistemi’nin özelliklerini açıkladı.
HİSAR A 150, ASELSAN ve ROKETSAN iş birliğiyle geliştirilen, tam otonom çalışabilen alçak irtifa hava savunma sistemidir. Düşman hava araçlarına, insansız hava araçlarına (İHA) ve seyir füzelerine karşı etkili bir koruma sağlayan bu sistem, Türk ordusunun hava savunma ağının önemli bir parçası haline geldi.
Sistem, operatör müdahalesi olmadan tehditleri tespit edip imha edebiliyor.
Yapay zeka destekli algoritmalar sayesinde anlık karar alabiliyor.
Aynı anda birden fazla hedefi vurabilme yeteneğine sahip.
Kesintisiz savunma için hızlı ateşleme kapasitesi sunuyor.
Elektro-optik ve radar sensörleriyle gece-gündüz yüksek hassasiyetle çalışıyor.
Dost-düşman tanımlama (IFF) özelliği sayesinde yanlış hedef vurma riskini en aza indiriyor.
Farklı savunma sistemleriyle entegre çalışabiliyor.
Gelecekteki teknolojik güncellemelere uyumlu bir altyapı sunuyor.
Zırhlı araçlarla entegre şekilde hareket edebiliyor.
Balistik ve NBC (nükleer, biyolojik, kimyasal) koruma özellikleriyle zorlu muharebe koşullarına dayanıklı.
HİSAR A 150, yapay zeka destekli komuta kontrol sistemi sayesinde insan müdahalesine gerek kalmadan tehditleri analiz edip en uygun müdahale stratejisini belirliyor. Bu özellik, savaş alanında hız ve etkinlik açısından kritik bir avantaj sağlıyor.
Gelişmiş elektro-optik sensörler ve aktif/pasif radar sistemleri, düşük görünürlüklü (stealth) hedefleri bile tespit edebiliyor. Bu sayede, geleneksel hava savunma sistemlerinin yakalayamadığı tehditler bile HİSAR A 150 tarafından etkisiz hale getirilebiliyor.
Konvansiyonel hava savunma sistemlerinin aksine, HİSAR A 150 hareket halindeyken bile füze atışı yapabiliyor. Bu özellik, mobil birliklerin korunmasında büyük bir esneklik sağlıyor.
Yerli ve milli imkanlarla üretilen HİSAR A 150, ithal sistemlere kıyasla çok daha uygun maliyetli. Aynı zamanda, bakım ve modernizasyon süreçleri de Türk mühendisler tarafından yürütüldüğü için uzun vadede operasyonel avantaj sunuyor.
Türkiye, son yıllarda savunma sanayisinde büyük bir atılım gerçekleştirerek dışa bağımlılığı azaltmayı hedefliyor. HİSAR A 150 de bu kapsamda geliştirilen en önemli sistemlerden biri. Peki bu sistem neden bu kadar kritik?
Bölgesel Tehditlere Karşı Güçlü Savunma: Özellikle İHA ve seyir füzesi tehditlerinin arttığı günümüzde, HİSAR A 150 gibi sistemler stratejik üstünlük sağlıyor.
NATO Entegrasyonu: Açık mimarisi sayesinde NATO standartlarıyla uyumlu çalışabiliyor.
İhracat Potansiyeli: Türk savunma sanayisinin yurtdışı pazarında öne çıkmasını sağlayacak bir ürün.
Özellik | HİSAR A 150 | Rapier (İngiltere) | Pantsir (Rusya) |
---|---|---|---|
Otonom Görev Yeteneği | ✔️ Evet | ❌ Hayır | ✔️ Kısmen |
Çoklu Angajman | ✔️ Evet | ❌ Hayır | ✔️ Evet |
Hareket Halinde Atış | ✔️ Evet | ❌ Hayır | ✔️ Evet |
Yerli Üretim | ✔️ Tamamen | ❌ Hayır | ✔️ Evet |
Bu karşılaştırma, HİSAR A 150’nin küresel rakiplerine kıyasla ne kadar ileri seviyede olduğunu gösteriyor.
Türkiye, savunma sanayisinde attığı adımlarla dünya çapında ses getiriyor. HİSAR A 150 de bu başarının en somut örneklerinden biri. Tam otonom yapısı, yüksek hareket kabiliyeti ve çoklu angajman yeteneğiyle bu sistem, alçak irtifa hava savunmasında yeni bir standart belirliyor.
Eğer Türk ordusunun gelecekteki hava savunma stratejilerini merak ediyorsanız, HİSAR A 150’yi yakından takip etmeye devam edin. Çünkü bu sistem, sadece bir füze savunma platformu değil, aynı zamanda Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığının bir simgesi.