Times of Defence yazarı ve savunma teknolojileri uzmanı Öğr. Gör. Ömer Memoğlu, yeni makalesinde modern savaş alanlarında silahlı insansız hava araçlarının (S/İHA) artan etkisini ve bu tehdide karşı geliştirilen özel çözümleri değerlendirdi. Elektronik harp alanında önemli bir yenilik olan ANTIDOT 3-U sistemini mercek altına alan Memoğlu, bu kompakt ve etkili pod sisteminin hem taktik sahada hem de stratejik düzeyde nasıl bir oyun değiştiriciye dönüştüğünü tüm detaylarıyla aktardı.
Modern savaşın en çarpıcı aktörlerinden biri olan S/İHA’lar, caydırıcılıktan keşfe, taarruzdan istihbarata kadar pek çok görevde etkili şekilde rol alıyor. Bu tehditlerin artmasıyla birlikte elektronik harp sistemlerine duyulan ihtiyaç da aynı ölçüde büyüyor. ANTIDOT 3-U, bu ihtiyaca doğrudan cevap verecek şekilde tasarlanmış özgün bir haberleşme elektronik harp podu olarak dikkat çekiyor.
ANTIDOT 3-U, özellikle mini ve mikro İHA’lara karşı özel olarak optimize edilmiş yapısıyla öne çıkıyor. Söz konusu sistem, düşman keşif ve saldırı kabiliyetlerini hedef alarak kontrol, veri bağı ve GNSS sinyallerine müdahale ediyor. Böylece düşman unsurların hem hareket kabiliyeti hem de haberleşme gücü sınırlanıyor.
Savaş yalnızca karada ve havada değil, artık elektromanyetik spektrumda da veriliyor. ANTIDOT 3-U, sinyal karıştırma ve baypas etme kabiliyetleriyle, elektronik harp sahasında spektrumun gerçek hâkimi olduğunu ortaya koyuyor. Operasyonel felce yol açabilen bu sistem sayesinde savaşın seyri, düşman sistemleri etkisiz hâle getirilerek lehimize çevrilebiliyor.
Memoğlu’nun ifadesine göre sistem şu yeteneklerle donatılmış durumda:
Pod tasarımı sayesinde platformlara entegrasyon kolaylığı
Yüksek çıkış gücüyle etkili karıştırma
Tespit almaçlarıyla tehdit sinyallerini önceden algılama
Sinyal kayıt yeteneği ile istihbarat birikimi
Otomatik/manuel karıştırma modları
Yüksek sistem tepki hızı
Eşyönlü anten tasarımıyla çoklu hedef karıştırma
Modüler yapısı sayesinde kolay bakım ve yükseltme
Multi-GNSS karıştırma kabiliyeti
Sivil drone’lara karşı mikro kontrol bağı müdahalesi
Podun hafif ve kompakt yapısı, onu taktik sınıf İHA’lar başta olmak üzere farklı hava platformlarına kolayca entegre edilebilir kılıyor. Bu durum, sahada mobil ve çevik operasyonel kullanımı mümkün hale getiriyor. Ayrıca sistemin modülerliği sayesinde farklı görev profillerine kolayca uyarlanması, onu hem sabit hem de hareketli harekât senaryolarında etkili kılıyor.
Memoğlu’nun vurguladığı en çarpıcı yönlerden biri de sistemin sadece bir karıştırma aracı değil, aynı zamanda bir elektronik istihbarat (SIGINT) platformu olarak da kullanılabiliyor olması. Bu özellik, ANTIDOT 3-U’nun klasik bir podun ötesine geçerek düşman sistemlerini çözümleyebilen ve bu sayede yeni stratejik kararlar üretilebilen bir unsur olmasını sağlıyor.
Yüksek tepki hızı, sistemi dinamik tehdit ortamlarında bile güvenilir kılıyor. Çok yönlü anten mimarisi ile birden fazla hedefi eşzamanlı tespit edip karıştırabilme yeteneği, yoğun çatışma ortamlarında mükemmel bir hava savunma destek unsuru ortaya koyuyor.
Özellikle hibrit savaş senaryolarında sivillerin de hedef hâline gelebileceği drone saldırıları büyük bir risk unsuru. ANTIDOT 3-U, bu tip senaryolarda sivil drone’ların sahadaki dengeyi bozmasını önleyerek üstünlük sağlıyor. Elektronik harp uygulamalarında bu tür esnek çözümler, geleceğin çatışmalarında belirleyici olacak.
Savunma sanayiinin elektronik harp konusundaki evrimi devam ederken, ANTIDOT 3-U gibi sistemler bu evrimi hızlandıran ve doktrinleri yeniden şekillendiren çözümler olarak görülüyor. Yüksek teknolojiyle donatılan bu sistem, sadece taktik avantaj değil, aynı zamanda savaşın gidişatını değiştirebilecek stratejik bir kuvvet çarpanı olarak öne çıkıyor.